Hazır Giyim Lojistiği Vaka Çalışması
Hazır Giyim Lojistiği Vaka Çalışması
Prof. Dr. Murat Erdal
SORULAR:
- Şirketin tedarik zinciri yapısını dikkate alarak, şirketin etkin ve verimli bir şekilde çalışmasını engelleyen başlıca problemleri tanımlayınız, analiz ediniz.
- Lojistik ve Tedarik Zinciri açısından Kritik Başarı Etmenlerini hiyerarşik bir yapıda belirleyiniz ve önceliklendiriniz.
- Şirketin lojistik ve tedarik zinciri yapısının etkin ve verimli bir şekilde çalışmasını sağlamak için olası tüm çözümleri ve önerileri geliştiriniz.
Standart ölçülere göre seri olarak üretilmiş ve satışa sunulmuş giyim eşyasına, Hazır Giyim adı verilmekte olup, hedef kitleye göre Bebe – Çocuk Giyim, Erkek Giyim, Kadın Giyim gibi alt segmentlerine ayrılmaktadır. Bu ayırımın yanı sıra ürün işlevi ile ilgili olarak da iç giyim, üst giyim, dış giyim, ayakkabı, şapka, spor, klasik, abiye şeklinde segmentasyon da yapılmaktadır. Lojistik açısından ise genelde kolili (katlı) ve askılı olarak sınıflandırılmaktadır. Genellikle KOBİ konumundaki şirketlerden oluşan Türk Hazır Giyim Sektörü 1980’li yıllardan itibaren Türkiye’de en önemli sektörlerinden biri olmuş, önceleri Avrupa ve A.B.D.’ ye göre ucuz işgücü ve coğrafi yakınlık gibi mevcut koşullardan yararlanarak ve yabancı markalara fason üretim yaparak deneyim kazanmış, dünyanın ikinci büyük üreticisi konumuna gelmiştir. Ürünler başta Avrupa (% 80), Amerika (% 5) ve diğer bölgelerdeki (% 15) yaklaşık 180 ülkeye ihraç edilmektedir. Günümüzde ise sektör, kendi topraklarındaki tarihsel ve kültürel mirasını, geleceğin teknolojileriyle birleştirerek, Ar-Ge ve moda tasarımı faaliyetleri ile gelişme yaratarak ilerlemek istemektedir. Türkiye’nin markalaşma projesi “TURQUALITY®”, Türk Moda Sektöründe eksik olan uluslararası markalaşma süreçlerine öncülük etmektedir. Batısında Avrupa, doğusunda Asya, kuzeyinde Rusya, güneyinde Arap dünyası olan İstanbul, Moda ve Hazır Giyim açısından bölgenin merkezi olma durumundadır. Bölgede sahip olduğu bu lojistik konum, Türkiye’nin hızlı moda (fast fashion) ürünleri üretmesi ve kaliteli üretim yapması konusunda dünya liderliğine oynamasını sağlayabilecektir. Ancak fast fashion modeller operasyonel mükemmelliyete dayanan iş modelleridir ve çekme (pull) esaslıdır. Zara, Topshop, Bennetton, H&M, Mango vb markalar, pazardaki mevcut ve gelişen tercihleri hızla hayata geçirmeye dayanan bu tür stratejiyi uygular. Fash fashion’da ürün merkezli inovasyon görülmez. Yani ütü gerektirmeyen ya da leke tutmayan ya da teknolojik kumaşlı ürünler gibi. Diğer bir açıdan uzmanlık gerektiren özellikli ürünleri ürün gamına sokmazlar (outdoor kıyafetler, sporcu kıyafetleri vb.) İtme (push) esaslı modada ise ürünler daha abiye ve avangard olur. Beymen, Vakko, Dior vb.
Diğer taraftan, dünyada artan rekabet koşulları ve değişen uluslararası ticaret kuralları sonucunda başka ülkeler de, ucuz maliyet avantajı sağlayacak duruma gelmişlerdir. Özellikle Çin, Hindistan, Pakistan gibi ülkeler çoğu üründe yabancı markaların tedarikçisi konumundadır. Bu nedenle, hazır giyim sektörü için strateji değişikliği gündeme gelmiştir. Ortaya çıkan seçenekler aşağıdaki gibidir:
- Ucuz üretim yapan diğer ülkelerle birlikte kalite–maliyet dengesi çerçevesinde rekabet etmek,
- İhtisas ve özellik gerektiren üretim alanlarına yönelmek, diğer ürünlerde düşük maliyetli ülkeleri kullanmak,
- Yaratıcılık, yenileşim (inovasyon) ve kalite özelliklerini kullanarak moda ve marka yaratır hale gelmek.
Hazır Giyim üretiminde katma değeri yüksek ürünlere yönelmek, kendi markalarını yaratan bir üretici konuma geçmek ve İstanbul şehrini uluslararası moda merkezlerinden biri haline getirmek bu açılımlardan bazılarıdır. Günümüzde artan hızlı moda ve kitle tüketimi eğilimi global pazarlarda öne çıkan beklentilerdir. Özellikle üçüncü seçeneği gerçekleştirebilmek için tedarik zinciri boyunca kümelenme çalışmaları yapmak, yeni malzemeler ve teknolojiler kullanarak ve yenilikçi ürünler üreterek moda ve marka yaratmak olası çözümler arasındadır.
Kendi markasını kullanarak, farklı segmentlerde farklı ürünleri yurtdışı ve yurtiçi tedarikçilerinde ürettiren, TURQUALITY® tarafından desteklenmekte olan bir Türk Hazır Giyim Firması daha da rekabetçi hale gelmek ve büyümek istemektedir.
Şirketin lojistik açıdan ürünleri 4 segment halindedir: Askılı Giyim (% 40), Kolili Giyim (% 40), Aksesuar/bijuteri (% 15) ve Ayakkabı (% 5) (oranlar adet bazındadır). Askılı giyim segmenti dışındaki tüm segmentler kolili ürünlerdir. Askılı ürünlerin konulduğu standlar ve koliler yazlık ürünlere göre daha az sayıda kışlık ürün bulundurma kapasitesine sahiptir. Bu oran yaklaşık 0,7 düzeyindedir. Koli ebatları genellikle 60x50x40 cm’dir. Yaklaşık model bazında 100.000, renk ve beden (SKU) bazında 600.000 çeşit söz konusudur. Bazı ürünler yurtdışı defilelerde görülüp doğrudan sipariş verilmekte, bazılarında değişiklikler istenmekte, kendi tasarımları ise yurtiçinde 250, yurt dışında 100 tedarikçiye yaptırılmaktadır. Modelhaneden çıkan tasarımlardan onaylanan ürünlerin yaklaşık % 50’ si yurtdışından tedarik edilmekte veya diğer % 50’ si ise yurtiçinde fason olarak yaptırılmaktadır. Kumaş ve tüm düğme, fermuar vs gibi aksesuarlar için merkezi satınalma yapılarak, fason üreticilere gönderilmektedir. İthalat ürünlerin oranı adet bazında % 40 olup büyük çoğunlukla Uzak Doğu’dan gelmektedir. Bu ürünlerin dağıtım merkezine gelme süresi yaklaşık 12 hafta olup, şirket bu süreyi kısaltmak istemektedir. Yurtiçi tedarikçilerin ağırlığı İstanbul, Tekirdağ, İzmit, Bursa ve Denizli illerindedir. Ürünlerin % 30’u temel ürünler olup mevsimsel değişime tabi değil iken % 50’si kışlık veya yazlık sezon ürünleridir. Diğerleri ise fırsat ürünleri olup sezon aralarında çıkartılan ürünlerdir. Şirket iki olan yıllık koleksiyon sayısını da ürün tedarik süresini kısaltarak yılda 4’e çıkartmak istemektedir. Ayrıca kuzey ve güney yarımkürelerdeki ülkelerin kış ve yaz sezonlarına giriş zamanları farklı olduğundan, şirket sürekli kış ve yaz koleksiyonu tedarik ve sevkiyatının yapılıp yapılamayacağını araştırmak istemektedir. Dünya’da meyve ve sebze ürünlerinde bu uygulama yapılsa da hazır giyimde bu süreci başarılı olarak yöneten bir firmanın olmadığı bilinmektedir.
Şirket öncelikle satış ve operasyon planını (SOP) yaparak yıllık ve kategori bazında tedarik edilerek satılacak ürün miktarlarını belirlemektedir. Gelecek kışın yazın başında planlanması bütçe yılı ile sezonsal planlama arasında uyum sorunu yaratmaktadır. Örneğin 2013 yaz sezonu planlam
ası ve ön faaliyetleri 2012 yılı ikinci yarısında gerçekleştirilmek durumundadır. SOP sonrası satış ve ürün yönetimi birimleri, perakende bölümündeki mağazalar için sezona girilmeden önce ilgili mağaza için asorti bazında, o sezon satılması planlanan ürünleri ve miktarları belirlemekte ve aylık bazda verilerin sisteme girişi yapılmaktadır. Asorti ürünler, satış noktalarındaki model bazındaki talep dağılımlarına bağlı olarak, farklı ölçülere (bedenlere) ve renklere göre oluşturulan ürünlerin karmasıdır. Mağazacılıkta müşterilerin hangi ürünleri ne zaman ve ne miktarda alacağını bilmek ürün bulunabilirliği açısından çok önemlidir. Sezon açılışında ve sezon içerisinde yurtdışı ve yurtiçi tedarikçilerden gelen ürünlerin bu bilgilere göre sevkiyat işlemi gerçekleştirilmektedir. Ancak gelen ürün miktarı yeterli olmadığında ürünlerin mağazalara ne oranda dağıtılacağı önemli bir sorundur. Her yıl yaklaşık 40 mağaza açan şirket, bu mağazada satılacak ürünleri de hazır etmek durumundadır. Bazen mağaza açılışı gecikmekte ve bu mağazalar için hazırlanan ürünlerin bekletilmesi söz konusu olmaktadır.
Yurtdışından ve yurtiçinden kolili veya askılı olarak gelen ürünler şirketin İstanbul’daki toplam 20.000 m2’lik iki katlı Dağıtım Merkezine (DM) götürülmekte, askılı ürünler ve kolili ürünler farklı katlara boşaltılmaktadır. Yılda yaklaşık 50.000.000 adet ürün DM’ne gelmektedir. Kat yükseklikleri 5 m’dir. Kolili ürün alt katta olup dört mal kabul kapısı, askılı ürün ise üst katta olup üç mal kabul kapısı vardır. Mağazalara askılı ve kolili ürün sevkiyatı aynı araçla yapılmakta olup, dört sevk kapısı bulunmaktadır. DM içi hareket, askılı ürünlerde standlar tekerlekli olduğu için çekilerek, kolili ürünlerde ise genelde transpalet ve akülü transpaletler ile yapılmaktadır. Ancak DM son derece sıkışmış bir konumda olup önümüzdeki yıllardaki artışları karşılayamayacak durumdadır. Sıkışıklık yüzünden istenen hız da sağlanamamaktadır. Özellikle kışlık sezon öncesi DM yoğunluğu çok artmaktadır. DM’ ne gelen ürünlerin % 25’i depolanmakta (putaway), % 20’si zaten tedarikçiden mağaza bazında ayrılmış olarak geldiği için çapraz sevkiyat (cross-dock) işlemine tabi tutulmakta, kalan mallar ise mağaza bazında ayrıştırılarak askılı ürünler stand halinde, koliye konacak ürünler de doğal olarak koli olarak hazırlanmaktadır (Flow-Thru). Yerleştirme alanındaki ürünlerin stok gün sayısı 30, diğer alanlarda ise ortalama 2 gündür. Ürünlerin DM içinde konum değiştirmeleri el terminalleri yoluyla sisteme aktarılmaktadır ve buna göre koli/stand listesi oluşturulmakta ve irsaliyeler kesilmektedir. Şirketin gene İstanbul içinde ayrıca 1.000 m2’lik kumaş ve iplik deposu bulunmakta olup fason imalatçılara buradan malzeme sevkiyatları yapılmaktadır. Bu deponun şirketin tasarım bölümüne yakınlığı, uygun malzemenin seçimi açısından önemlidir.
Fason üreticiler ürünleri kendileri DM’ne göndermekte olup, bazen ürün götüren (taşıyan) araçlar aynı saatlerde gelmekte ve bu da bekleme sorunlarına yol açmaktadır. Önceden hangi ürünlerin gönderildiği bilinmediği için gerekli hazırlıklar yapılamamaktadır. Gelen ürünlerin mal kabulünde de çeşitli zorluklar çıkmaktadır. Koli ve askılardan eksik veya farklı ürün çıkabilmekte, alınan numune ürünlerin kalite kontrol onayı gelene kadar ürünlerin mal kabul bölgesinde beklemesine ve sıkışıklığa yol açmaktadır. Gelen ürünlerin adetsel sayımı da zor olmakta ve zaman almaktadır.
Sevkiyat yapılacak mağaza sayısı yaklaşık 800 adet olup, bunların 200 adeti Almanya, Balkan, Doğu Avrupa, Ortadoğu ve Türki Cumhuriyetlerinde bulunmaktadır. Türkiye’deki Mağazaların yarısı kendisine ait olup, diğerleri bayilik şeklindedir. Mağazalar ağırlıklı olarak büyükşehirlerde ve Türkiye’nin batı tarafındadır. Bazı mağazalar alışveriş merkezleri içindedir. Mağazalardaki arka depolar ise küçüktür ve mağazadaki ürünün ancak onda biri konulabilmektedir. Yurtdışındaki mağazaların hepsi bayiliktir. Sağlıklı bir sevkiyat planlama yapılamamakta, günlük bazda sevk edilmesi gereken ürünler araçlara askılı ve kolili olarak birlikte yüklenmekte ve mağazalara gönderilmektedir. İstanbul içi sevkiyatlar kendi araçları ile şehirlerarası taşımalar sözleşmeli lojistik şirketler kullanılarak yapılmaktadır. Küçük hacimli sevkiyatlar kargo şirketi ile yapılmaktadır. Hemen hemen her gün kargo sevkiyatı olmaktadır. İhracat sevkiyatları TIR ile yapılmakta olup bu operasyon için de sözleşmeli lojistik şirket kullanılmaktadır. Yurtdışı ürün sevkiyatı için farklı ülkeler veya bölgeler için farklı mevzuatlar sebebiyle, farklı süreçler takip edilmek zorunda kalınmaktadır. Giyim eşyalarının mağazalara sevkiyatında asortiye dikkat etmek gerekmektedir.
Birinci kalite ürün firmanın standartlarına göre ürettirilmiş, firma bünyesinde bulunan kalite kontrol birimi tarafından onaylanmış ve herhangi bir olumsuzluk taşımayan ürünlerdir. İkinci kalite ürün, firmanın standartlarını taşımayan veya bu özellikleri çeşitli nedenlerden dolayı yitirmiş olan ürünlerdir. Mağazalardan dönen iade ürünler DM’ ne gelmekte olup aşağıda belirtilen kararlar verilmektedir.
- a) İmha edilir.
- b) İskontolu olarak satışa sunulur (ürün kullanılabilecek durumda ise).
- c) Firma, bu ürünleri bazı yardım kurumlarına hibe eder.
- d) Geri dönüşümle bu mamulleri tekrar işleyerek birinci kalite ürün haline getirir.
Şirket ERP yazılımına sahiptir. Bu yazılım ile satış, satınalma, stok, muhasebe, personel işlemlerini yürütmektedir. Depoda bir depo yönetim yazılımı yoktur.
Firmaların global platformda rekabet edebilmeleri için pazara doğru ürünü, doğru zamanda, iyi kalitede, doğru fiyatta sağlamaları gerekmektedir. Tüm bunların gerçekleşmesi için müşteri talebinden satın almaya, üretimden dağıtıma kadar uzanan zincirin, malzeme ve bilgi akışının ve kaynaklarının etkin bir şekilde planlanması ve yönetilmesi gerekmektedir. Perakende kavramı nihai tüketicilere, onların kişisel, aile ve ev kullanımı ile ilgili ürün ve hizmetlerin satılmasını kapsayan işletme faaliyetlerin tamamıdır. Hazır giyim dayanıksız tüketim kategorisindeki mağazalarda satılmaktadır.
Şirkette belirli sürelerde mağazalarda satılan ürünleri, stok devir hızını ve sezondaki ilerlemeyi dikkate alarak “Satılanı Yerine Koyma” işlemi ile mağazalarda asortisi bozulmuş ürünlerdeki “Eksik Tamamlama” işleminin, etkin bir lojistik sistem ile başarılması gerekmektedir. “Satılanı Yerine Koyma” firmanın mağaza lokasyonlarında belli bir tarih aralığında satılan ürünlerin sistem tarafından DM serbest stoklarından tamamlanması işlemidir. “Eksik Tamamlama” ise DM serbest stoklarında bulunan ürünlerin mağaza lokasyonu stoklarında eksik – kırık olarak bulunuyorsa mağaza lokasyonuna sevk edilmesi işlemidir. Eğer DM’ de ürün bulunmaması ve bir mağazanın söz konusu ürünlerdeki stok devir hızının düşük olması durumunda “Mağazalararası Transfer” işleminin yapılması gerekmektedir. Satılanı Yerine Koyma, Eksik Tamamlama ve Mağazalar arası transfer ile satılan ürünün desteklenmesi yeterli olamayacağı ön görüldüğü durumlarda tedarikçiye RPT siparişi (Replenishment order) oluşturulmaktadır. Mağazalar sezon içinde %10 oranında RPT (aynı üründen yeni sipariş) siparişlerini tedarikçiden temin edilmek üzere DM’ ne göndermektedir. Sezon ürünün tüm mağaza lokasyonlarında satışın düşük performans göstermesi durumunda “Kampanya Çalışması” devreye girmektedir. Satış performansı düşük olan sezon ürünlerine her ayın son hafta sonu (Cumartesi, Pazar) % 50 indirim kampanyası yapılmaktadır. Hangi ürünlerin kampanyaya alınacağı konusunda doğru karar vermek gerekmektedir. Mağazaların ne aşırı dolu (sıkışık) ne de kısmen boş gözükmesi istenmemektedir. Şirket belirtilen işlemlerin stok, yok satma ve nakliye maliyetlerini birlikte dikkate alan bir sistematik içinde yapamamakta ve bu soruna bir çözüm aramaktadır.
Sezon başı/sezon sonu dönemlerde yeni sezon ürünlerin sevki, sezonu dönen ürünlerin toplu geri çekimi sırasında hem DM lojistiği hem de mağaza lojistiğinde çok ciddi sıkıntılar yaşanmakta ve dalgalanmalara yol açmaktadır.
Şirket geleneksel itme sisteminden, çekme sistemine geçerek daha etkin bir tedarik zinciri oluşturmak istemektedir. Tasarım-Satınalma-Mağaza-Müşteri bilgi akışını Müşteri-Mağaza-Tasarım-Satınalma akışına “Tam Zamanında” kavramı ile birlikte çevirmeyi ve bu akışı 2 ay içinde tamamlamayı düşünmektedir. Bu çerçevede tedarik zinciri planlama, tedarikçi seçimi, tedarik sistemi, tekli veya çoklu depo, nakliye, depolama ve paketleme sistemleri, ürün sipariş alma, dış ticaret, stok yönetimi, dağıtım, lojistikte dış kaynak kullanımı konularında doğru kararlar vermek istemektedir. Kara ağırlıklı uluslararası nakliyeden havayoluna geçilmesi ile elde edilecek stok ve yok satış maliyetlerinden tasarrufu da merak etmektedir.
* Bu vaka Loder IX. Lojistik Vaka Yarışması 2012 çalışmasıdır.
Etiketler:aksesuar, askı, çocuk, depo, depolama, envanter, erkek, giyim, Hazır Giyim Lojistiği, kategori, kategori yönetimi, kız, koli, moda, stok, taşımacılık, vaka, Vaka Çalışması